BÜYÜK ÇARŞI YANGINLARI
Yalvaç’ın kaderini değiştiren büyük çarşı yangınlarının yılı tam olarak kayıt altına alınmadığından 1950 ile 1952 yılları arasındaki bir tarihte olduğu şeklindedir. Mahmut TOPBAŞLI abinin yazdığı ‘’ERTUĞRULUN DEDESİ’’ kitabında bahsettiği büyük çarşı yangınları konusunda yaptığım araştırmaya göre belediye başkanı kara Ziya olarak bilinen Ziya AKSU dönemine rastlamaktadır.
Yalvaç çarşısı yangınlarının çıktığı yıllarda düzensiz, dar sokaklar ve ahşap işyerlerinden oluşuyordu. Belediye başkanlığı tarafından yapılan uyarılarla iş yerlerinin yenilenmesi istenmiştir. İş yerlerinin yenilenmesi için yapılan uyarılarda yolların genişlemesi gerektiği için işyeri alanlarının küçülmesi söz konusu olduğundan dolayı hiç kimse kabul etmemişti. Bu uyarıların dikkate alınmadığından dolayı bilerek yakıldığı şeklinde bir inanış vardır.
İlk yangın günümüz yağcılar arastası olarak bilinen bölümde çıkmış ve bir çok iş yeri ve ev yanmıştır. Bu yangında evleri yanan Turgut DEMİRKILIÇ’ la yaptığım görüşmede evimiz yandı ben ilkokula gidiyordum. Herkes yangından bir şeyler kurtaralım diye uğraşırken bende eve girip okul çantamı almıştım diye anlatmıştı. Yalvaçla ilgili yazılan eserlerde çarşı yangınından bahsedilir fakat elle tutulur hiçbir net bilgi verilemiyor. Tümü varsayımla ve duyumlarla anlatım yapmaktalar. Yalvaçlıların bazılarının deli bazılarının veli olarak bildiği Vasfi’nin yangın çımadan bir hafta önce buralar yanacak şeklinde bağırarak dolaştığını anlatmaktalar.
ANLATILANLAR
Yangın olduğu yılları hatırlayanların anlattığı şu şekildedir. Yağcılar arastasında çıkan yangının terzi dükkanındaki ütüden çıktığı şeklindedir. İşyerleri ahşap ve birbirine yakın olduğundan çıkan yangında itfaiye olmadığından uzun süre devam eden yangında büyük yıkım olmuştur. Belediyenin bir tulumbası ve motopompu olduğunu fakat geniş alandaki yangına müdahalesinin yetersiz olduğu şeklinde olmuştur. Mahalle arasındaki sulama kanallarına verilen suların insan gücü ve eldeki kısıtlı ekipmanla söndürülmesi amaçlanmış fakat çok yetersiz kalmıştır.
İlk yangında büyük zarar gören çarşı aradan altı ay gibi bir süre geçtikten sonra bu defa günümüzde rampalı çarşının olduğu sokaklarda çıkmıştır. İlk çıkan yangına göre daha az zarar görüldüğü belirtilen ikinci yangın dahi köylerden görülmüş gece başlayan yangının görüntüsü tüm Yalvacın yandığı şeklinde algılanmıştı.
Bu şekilde çarşı yangınları ile Yalvaç çarşısı yenilenmiş ve daha modern bir hale gelmiştir. Yangınlar sonucu bir çok aile zarar görmüş işini evini ve tüm gelirini kaybedenler perişan olmuştur. Akşam esnaf olarak işyerini kapatan bir çok kişinin gece başlayan yangınla ertesi sabah işsiz ve yoksul olarak kalktığını anlatıyorlar. Tekrar eski haline gelebilenler ise çok az kişi olmuştu. İşyeri olmadığı için Söke’ye çalışmaya gidenler başkasının yanında işçi olarak çalışanlar olmuştur.
VARSAYIMLAR
Belediye başkanlığı tarafından iş yerlerinin yenilenmesi için yapılan uyarılar dikkate alınmadığından dolayı belediyece yeterince yangınla mücadele edilmediği anlatılır. Nazif KURUCU’nun Yalvaç Özlemi kitabında büyük çarşı yangınını anlatan bir bölüm bulunmaktadır. Burada bazı varsayıma dayanan konular anlatılmıştır.
Nazif KURUCU Yalvaç Özlemi Kitabı 391 sayfa
Aklı selim olarak düşünen bir çok Yalvaçlı ise varsayımlara karşı kimsenin sonu belli olmayan bir işe girişemeyeceği şeklindedir. Sebep ise yangının nerede ne şekilde duracağı ve ne kadar zarar vereceğinin bilinmediğidir.
Çarşı yangınları sonucunda Yalvacın çehresi değişmiş olan ise yangında zarar görenlere olmuştur. Yangında zarar görenlerin en az yirmi yılda eski hallerine gelebildikleri anlatılır.
|