Mahmut TOPBAŞLI KORONA GÜNLÜKLERİ - 2
Yazı Detayı
26 Mayıs 2021 - Çarşamba 20:59
 
KORONA GÜNLÜKLERİ - 2
Mahmut TOPBAŞLI
yalvacfm@hotmail.com
 
 

KORONA GÜNLÜKLERİ - 2


          Hayatın keşmekeşi, kargaşası, gürültüsü zınk diye durunca; bütün bunlardan uzak hapsolduğumuz evimizde virüse yakalanan yakınlarımız ağzımızı yüreğimize getirdi. Vefat haberleri geldikçe içimiz kan ağladı. Takip ettiğimiz haber bültenlerinde yeni kavramlarla tanıştık. Test sayısı, vaka sayısı, hasta, yoğun bakım, entübe gibi kavramlara dikkat kesildik. Uzak yakın pek çok kişi elimizden kayıp gitti. Sosyal medyada en çok kullandığımız temenni sözleri “Rabbim acil şifalar versin”, “Allah rahmet eylesin” ifadeleri oldu. Bu dilekleri en sevdiğimiz insanlar için söylememeye dualar ettik. Evimize sığındığımız kadar içimize, içimize sığındığımız kadar Rabbimize iltica ettik. Niye gelmişti bu musibet? Bir sebebi olmalıydı. Düşünmeye davet etti belki… Düşünmeye, tefekküre yöneldik.


     İhmal ettiklerimiz aklımıza düştü. Kendi yalnızlığımıza ortaklar ararken sesini duymayı istediklerimiz çoğaldı. Öncesini boş verdiklerimizin son durumunu öğrenmeye korkuyla can attık. İçimizin rahatı bozulmuştu. Sanal bağımlılıklarımız bile ilgimizi çekmez olmuştu. Tek silahımızın dua, tek sığınağımızın rabbimiz olduğuna idrakimiz çoğaldı. Bilim adamlarına kulak veriyor, açıklanan tedbirleri önce oflayıp puflaya karşılarken zamanla direncimiz kuraldan yana yer tutuyordu. İstatistiklerin kuyruklu yalan olduğu fikrinden bile uzaklaşıp, test/vaka sayılarını orantılama dehamızı açık ettik. Artışlara kaş çatık düşüşlerde ümidimizi güçlendirdik. Sonu belirsiz olsa da bir gün rahatlamanın umutlarını yeşerttik. En önemli soru niye gelmişti bu musibet? Bir sebebi olmalıydı. Düşünmeye davet etti belki…


     Yasaklar sıktı canımızı. Uyup uymamakta tereddütler yaşadık. Cezalar kısmen ürküttü. Sorumsuzluk yapanlara olan kızgınlığımız polislerden fazlaydı.” Kendi hayatını düşünmüyorsan, yakınlarını düşün… Toplumu düşün! Bu ne aymazlık?” Diye kükreyerek bir kaşık su aradık. Dışarı çıkamayacağımız aklımıza düşünce yığılıp kaldık koltuğa. Bir gün sorardık nasıl olsa… Dışarıya çıkabilmeye can atarken, küçük kaçamaklarımıza bahaneler üretmekte ustalaştık. Bakkala markete defalarca çıkıp, küçük alışverişler peşinde kazandığımız zaferlerle mutlu olduk. Dışarı çıktığımızda herkesin dışarıda olmasına şaşıranlara şaşırdık kendimizi hesaba katmadan. Hele bebek arabasıyla dışarı çıkanlara olan hayretimiz, bebeğin oksijen ihtiyacından fazlaydı. Evet, niye gelmişti bu musibet? Bir sebebi olmalıydı. Düşünmeye davet etti belki.


     Unuttuğumuz, boş verdiğimiz pek çok şeyin ne kadar kıymetli olduğunu keşfettik. Sağlığın kıymetini anladık mesela… Nefes almanın önemini, her nefeste bize bahşedilen hayatın kıymetini gördük gözlerimizle. Yürümenin, gezmenin, ziyaretin anlamına döndük hep birlikte. Ailenin, evlat/ebeveyn olmanın, bir arada olmanın ne büyük nimet olduğuna bastık kalıbımızı. İşimizi ciddiye aldık. İşe gidememenin eksikliğini ülkeye hizmet etmekten mahrum kalmak düşüncesiyle kanatlandırdık. Arkadaşlarımızla bir araya gelememek, komşuluğumuz kapı aralığından, balkondan yaşamakla sınırlı tutmanın ezikliği işin vahameti kadar kıymetine de taşıdı yüreklerimizi. Ya kaybettiklerimiz? Ellerimizden kayıp giden sevdiklerimiz… Kaybetmekten korktuklarımız… Daha neler neler. Niye gelmişti bu musibet? Bir sebebi olmalıydı. Düşünmeye davet etti belki.

,
     Düşündük çokça. Düşünüyoruz halen. Pozitif düşüneceğiz, olumlu bakacağız geleceğe… Bu derin ve çetin sınavı atlatacağız inşallah! “Bu da geçer ya hu!” tevekkülüyle güçlenecek metanetimiz. Hiçbir şey sebepsiz değildir. Geliş sebepleri ortadan kalktıkça ansızın gidişine de şahit olacağız. Ufkumuz, gönlümüz, yüzümüz bir bir aydınlanacak. Sevdiklerimizle kucaklaşacağız, şükrümüzle kucaklaşacağız. Haddimizi, cirmimizi, cürmümüzü idrak edip aydınlık yarınlara yürüyeceğiz inşallah.


“Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi…” KSS

 

 
Etiketler: KORONA, GÜNLÜKLERİ, -, 2,
Yorumlar
Haber Yazılımı